14 Ağustos 2015 Cuma

İhtiyarken

İhtiyarken, saçların ağarmışken ve uykuyla doluyken,
Uyuklarken şöminenin başında, bu kitabı raftan indir,
Oku yavaşça ve o yumuşak bakışını gözünün önüne getir
Gözlerinin, bir zamanlar, derin gölgeleri varken;

Niceleri sevdi gösterdiğinde sendeki hoşnut zarafeti,
Ve sevdi güzelliğini aşklarıyla düzmece ya da doğru,
Ama bir adam sevdi sendeki seyyah ruhu,
Ve sevdi değişen yüzünün kederlerini;

Ve eğilerek üzerinden ışıyan parmaklığın,
Mırıldan, biraz kederle, nasıl
Aşk kaçıp yukardaki dağların tepesine gitti
Ve sakladı yüzünü arasına bir yığın yıldızın.

W. B. Yeats


11 Ağustos 2015 Salı

Bir Hikâye

Bu genç de ne zamandır duyuyor suların
Çarptığını değişim topraklarında.
Gidiyor, güneşlerin topraktan daha sert ve tuhaf
Ne yapabileceğini görmeye.

Günlerini bir arada tutan
Kilit kilit üstüne, kapatan onu, o şeyi kesiyor:
Havadan haber veren oklu fırıldak,
Bir saatin hafif şamatası;

Bekleyen bir ışık arıyor, sanırım
Rafın üstünde duran lamba gibi sabit –
Kayalık kapılar gibi tepeleri olan bir diyar
Hiçbir denizin kendi üstüne kapanmadığı.

Ama görecek ki hiçbir şey göze almaz
Kalıcı olmayı, saklı çöllerin güneyinde
Paralanmış ateşin güzellik üstünde
Paslı bir ağız gibi parladığı bir yer hariç, –

Korkunç bir şeyin ve başka bir şeyin
Sessizce birbirine baktığı bir yer.